Hot Dog’un hikayesi

28 Nisan 2015

Dünyada ilk sosisin doğum tarihi, MS 1’inci yüzyıla kadar dayanıyor. Ama zamanla lezzeti, formu, pişirme ve sunum biçimleri değişiyor, zenginleşiyor. Ve nihayet tüm dünyada ‘hot dog’ olarak bilinen lezzet doğuyor. İşte 1’inci yüzyıldan günümüze sosisin hikâyesi, dünyanın çeşitli ülkelerinden en lezzetli sosisler ve sosis hakkında ilginç bilgiler…

Derleyen: Ladin Hıdıroğlu

MS 1. Yüzyıl Caesar’ın Sosisi

İmparator (54-68 yılları arasında hüküm süren) Nero Claudius Caesar’ın aşçısı Gaius’un sosisi kullandığına inanılıyor. Gaius bağırsak dolması, geyik eti, kıyma ve baharatı birlikte pişirdi. Ortaya çıkan müthiş birleşim ile sosis doğdu.

7. Yüzyıl Sosis Kitaba Giriyor

Stephen C. Carlson, İncil araştırmalarına dair yürüttükleri web sitesinde yer alan denemelerinde sosis üzerine birtakım alıntılar paylaştı. Bu paylaşımlardan birinde 7’nci yüzyılda Kıbrıs’ta yazılan ve İngilizce çevirisini Derek Krueger’in yaptığı ‘The Life And Miracles Of Symeon The Fool’ adlı kitapta sosisten söz ediliyordu.

15. Yüzyıl Kolomb’dan Öncesi

Kristof Kolomb yeni dünyayı keşfetmek üzere yola çıkmadan 5 yıl evvel sosisin üretildiği söyleniyor. 1987 yılında Frankfurt kenti hot dog’un 500. yaş gününü kutladı. Çünkü iddiaya göre 1850’li yıllarda Almanlar ‘franks’ adıyla ünlenen kalın, yumuşak ve yağlı sosisler üretti.

1600’ler ‘Little-Dog’

‘Dachshund’ ya da ‘little-dog’ olarak da bilinen sosise dair en güçlü efsanelerden biri bu döneme ait. Almanya, Coburg’da yaşayan kasap Johann Georghehner, 1600’lerde sosisi keşfetti. Kendisi bu keşfinin ardından sosisi tanıtmak üzere Frankfurt’a gitti.

1805 ‘Wienerwurst’

Avusturya’da Viyana halkı ‘wiener’ adını verdikleri hot dog’un doğum yerinin burası olduğunu iddia ediyorlar. ‘Iener-frankfurter’ ismindeki sosisin ‘wienerwurst’ olarak da bilindiğini iddialarına ekliyorlar.

hotdog2

1852 ‘Frankfurter’ Sosis

Frankfurt’taki kasaplar derneği ‘frankfurter’ adını verdikleri baharatlı, füme sosisi tanıttı. İnce bir gövde şeklinde paketlenmiş olan bu sosisler isimlerini doğdukları şehirden alıyor. Frankfurter aynı zamanda ‘dachshund sausage’ adıyla da biliniyordu ve bu sosisler Amerika’ya da ‘dachshund sausage’ ismiyle geldi. Sosisi ilk olarak kimin keşfettiğiyle ilgili ilk şüphe de tam olarak burada doğdu. Wiener’lar ve frankfurter’lar tam anlamıyla hot dog formunda değildi. Sosisin ilk ortaya çıkışıyla ilgili çeşitli öyküler ve efsaneler günümüzde de varlığını sürdürüyor. Alman mutfağı her yönüyle sosisi temel almaktadır denilebilir. Almanların Amerika’ya da götürdükleri sosisin üzerinde önemle durmalarına şaşırmamak gerek. İlk olarak 1860’larda Amerika’ya giden Alman göçmenler New York, Bowery’de el arabalarıyla süt rulo ve lahana turşusuyla hot dog satmaya başladılar.

1880 ‘Red Hots’

Antonoine Feuchtwanger adlı Alman seyyar satıcı St. Louis Missouri sokaklarında sıcak sosis satıyordu. Satış yaparken müşterilerine sosisin yanında beyaz eldiven de veriyordu. Böylece müşterileri sosis yerken ellerini yakmıyor ve kirletmiyordu. Ancak her sosisin yanında beyaz bir eldiven hediye etmek durumunda kalan Feuchtwanger, işinden kâr edememeye başladığını fark etti. Ayrıca müşterilerinin eldivenle sosis yemeleri ve bu şekilde sokakta yürümeleri de oldukça zordu. Feuchtwanger’in eşi ona sosisi bölünmüş çöreklerin içine koymasını önerdi. Feuchtwanger, bu fikri fırıncı eniştesine danışmaya karar verdi. Eniştesi ona yardım ederek sosisler için uzun, yumuşak sandviç ekmekleri yaptı. Böylece hot dog doğdu. O, hot dog’una ‘red hots’ adını verdi.

1886 Hot Dog Gazetede

Gazeteci, yazar, kitap eleştirmeni ve siyaset yorumcusu H. L. Mencken (1880 1956) bir yazısında hot dog’dan söz etti.

1867 Sosis Standı Açıldı

Alman fırıncı Charles Feltman (1841-1910) New York, Coney Adası’nda sosis standını açtı. Bazı tarihçiler onun bir kasap olduğunu söylüyor fakat Feltman’ın büyük torununa göre o bir fırıncıydı. Feltman’ın torunu, onun hot dog’larını Brookly’ndeki bir inşaatın öğle yemeği aralarında sattığını ifade etti. Feltman bu işi yaptığı süre boyunca 3684 rulo sosis sattı. Sosisi rulonun arasına yerleştirme fikri, söz konusu satış miktarında önemli bir paya sahipti. 1867 yılında Charles Feltman içinde müşterilerine taze tatlılar sunduğu mütevazı bir vagona sahipti. Ardından müşterileri ondan sıcak sandviç de istemeye başladı fakat onun vagonu oldukça küçüktü ve kapalı bir alanda sıcak sandviç çeşitleri yapmak oldukça zordu. Feltman’ın aklına sosisi sandviç ekmeği içinde sunmanın daha kolay olacağı geldi. Kalay kaplı kutunun ruloları taze tutacağını düşündü. Sosisleri küçük bir kömür sobasında kaynatmanın vagona da herhangi bir zarar vermeyeceği anlaşıldı. Ayrıca bu sıcak sandviçin tadı da müşteriler tarafından çok beğenildi. Böylece hot dog doğdu.

1900

1900’lerin başı – Çalışkan Feltman, Surf Ave’de adeta mini bir imparatorluk inşa etti. Dokuz restoran, bir otel, bira bahçeleri, yiyecek standları, bir hamam, bir köşk, bir tirol köyü ve konukları eğlendirmek için birtakım ayrıntılar daha… 1920’lerin ortalarına gelindiğinde Feltman’s Ocean Pavilion’un beş milyon müşterisi vardı ve burası dünyanın en büyük restoranı konumundaydı.

1915 Hot Dog Ekmeği Rakip Yarattı

Polonyalı, Yahudi göçmen Nathan Handwerker (1892 1974), Feltman için çalışmaya başladı. Handwerker’ın temel görevlerinden biri hot dog’lar için ekmek dilimlemekti. Handwerker gençliğindeki bu süreçte ücretsiz hot dog ile karnını doyurdu, mutfakta yerde uyudu ve maaşından haftada 11 dolar arttırdı. Bir yılın sonunda maaşından toplam 300 dolar arttırmayı başardı. Böylece kendine 5 cent’e hot dog satan rakip bir stant açtı. Bu Nathan’s’ın başlangıcı oldu.

hotdog3

1916

Nathan Handwerker ve eşi Ida, şimdilerde dünyanın en büyük hot dog satıcısı olan, Nathan’s Famous, Inc.’te işe koyuldular. Handwerker standını Coney Adası’nda açtı ve ona Nathan’s adını verdi. Hot dog’un tanesini beş cent’e sattı. Ayrıca hot dog’unun, özellikle de baharatlarının tarifini gizli tutmayı çok önemsedi. Söz konusu hot dog’un lezzetinin yanı sıra fiyatının da oldukça hesaplı olması hot dog’un sağlıksız olduğuna dair birtakım söylentiler çıkmasına sebep oldu. Akabinde bu iddiaları çürütmek amacıyla hot dog’lar Coney Adası Hastanesi doktorlarına ve hemşirelerine ücretsiz sunuldu. Handwerker’a yıllar sonra yemeğine duyduğu sevgi sorulduğunda o da bu durumla övündü. 39 yıl boyunca bu işi zevkle yaptığını ifade etti. Nathan, müşterilerine hizmet ederken, yardımcı olması için yanına kızıl saçlı, genç bir çalışan aldı. Bu genç, Clara Bowtiinelli (1905-1965) orada çalışırken keşfedildi ve Clara Bow ismiyle 1920’lerin sessiz filmlerinin fenomeni oldu.

Bazı Ülkeler ‘Hot Dog’ Nasıl Söylenir?

İspanya – Perrito Caliente
İtalya – Caldo Cane
Fransa – Chien Chaud
Portekiz – Cachorro Quente
İsveç – Korv ya da Varmkorv
Norveç ve Danimarka – Grillpolser
Çek Cumhuriyeti – Park v Rohliku
Hollanda – Worstjes
Finlandiya – Makkarat

hotdog4

Bunları Biliyor musunuz?

  • Film aktrisi Marlene Dietrich (1902-1992) en sevdiği yiyecek ve içeceğin hot dog ile şampanya olduğunu söyledi.
  • Efsane beysbol oyuncusu Babe Ruth (1895-1948) üst üste yapılan iki beysbol karşılaşmasında, iki oyun arasında 24 hot dog yediğini itiraf etti.
  • Ünlü sinema oyuncusu Jayne Mansfield (1933-1967) 1950’de ‘Miss Hot Dog Ambassador’ unvanını aldı.
  • Yetişkinler en çok hardallı hot dog tercih ederken, çocukların tercihi ketçaptan yana oluyor.
  • Ortalama bir Amerikalı yılda yaklaşık 60 hot dog yiyor.
  • Weight Watchers’ın tıbbi onaylı diyetinde hot dog yer alıyor.
  • Bruce Willis, Demi Moore’a evlenme teklifini bir hot dog standı önünde etti. Bundan daha romantik ne olabilir?
Kaynaklar
-Bull Cook and Authentic Historical Recipes and Practices, by George Leonard Herter & – Berthe E. Herter, Herter’s Inc., 1967.
– Dachsunds, Dog Wagons and Other Important Elements of Hot Dog History, Hot Dog City, National Hot Dog and Sausage Council.
– Feltman’s & the Hot Dog, Coney Island – Food & Dining, by Jeffrey Stanton.
– History Of The Hot Dog, National Hot Dog and Sausage Council.
– Hot Dog, by Robert Fischer, published by Jullan Messner, 1980.
– Hot Dog (Polo Grounds myth & original monograph), July 15, 2004, The Big Apple, by Barry Popik.
– Hot Dogs – Who Cooked That Up, by J. J. Schnebel.
– Hot Dog! Harry M. Stevens Sports Memorabilia Sold at Leland’s, by Dorothy S. Gelatt, Maine Antique Digest, 1996.
– The Hot Dog Companion, by David Graulich, Lebhar-Friedman Books, 1999.
– The Life of Symeon the Fool, Leontius’ Life and the Late Antique City, by Leontius of Neapolis, translated by Derek Kreuger, University of California Press, Berkeley, 1995.

YORUM

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.