Osmanlı’dan günümüze beslenme ve seks sırları

18 Ağustos 2014

Osmanlı devletindeki ‘harem’ asıl adıyla ‘darüs-saade’ hâlâ merak konusu olmaya devam ediyor. 16. yüzyıl itibariyle yüksek duvarlarla çevrili hareme belirli görevli erkeklerin dışında girişin yasak olduğu biliniyor. Haremin merkezinde padişah odası, etrafında ise valide sultanlar, şehzadeler, ustalar, kalfalar ve cariyelerin daireleri bulunuyor. Haremde birbirinden güzel yüzlerce cariyenin yanında afrodizyak menüleriyle, cinsel uyarıcı ve şerbetleriyle dünyaca ünlü, eşsiz Osmanlı mutfağı da yer alıyor. Topkapı Sarayı II. Avlusu’nun Marmara Denizi cephesi boyunca uzanan ve 10 gözden oluşan saray mutfaklarında, güneyden başlamak üzere, ilk üç mutfak sırasıyla padişah, valide sultan, padişah kızları ve kadınlarına, sekizinci mutfak ise cariyelere tahsis ediliyor. Harem Dairesi’nde Altın Yol’dan Kalfalar Dairesi’ne çıkan merdivenin altındaki kapıdan girilen ve ‘Padişah Mutfağı’ ya da ‘Kuşhane Mutfağı’ adı verilen küçük mutfak ise özel günlerde ve gecelerde, gerektiğinde padişah ile üst düzey hanedan mensuplarına hizmet ediyor. Bakır veya porselenden yapılan servis tabakları, sofra örtüsünün ortasındaki nihalenin üzerindeki siniye konuyor, çevresine yerleştirilmiş minderlere oturularak yemek yeniyor. Saray yemeklerinde hem padişahların hem şehzadelerin cinsel gücüne güç katan yiyecek ve içeceklerin yanında her zaman bir kuzu eti, peynirli ya da kıymalı börekler, kuşbaşı etli çeşitli sebze yahnileri ve geleneksel pilav bulunuyor.

Enerji Veren Macunlar

Akşamları yemek tepsilerine, içinde taze meyvelerden yapılmış komposto ve ‘şehvet artırıcı şerbetler’ bulunan güğümler de ekleniyor. Cinsel isteği artıran, susatmayan, hazmı kolaylaştıran, sindirime yardımcı, C vitamini deposu, enerji veren ve kan yapan Osmanlı şerbetlerinin içerisinde sadece bitki ve yemişler bulunuyor. Meyveler ve reçellerse, zaten Harem’de bulunduğundan, ayrıca getiriliyor. Sarayda, sabah kahvaltılarında soğuk et (kavurma), peynir, reçel ve yumurtanın yanında cinsel gücü artıran bal ve kaymak her zaman veriliyor. Öğle yemekleri öğle saatinden önce, kış dönemindeyse saat 10’da yeniliyor. Akşam yemekleri de güneş batmadan iki saat önce çıkıyor. Akşamları böyle erken yendiğinden, akşamüzerleri bir şey verilmiyor, buna karşılık geceleri mevsimine göre taze ya da kuru meyve servisi yapılıyor. Ama tüm bu rutinlerin dışında ‘cinsel gücü artıran macunlar ve diğer karışımlar’, çok özel baharatlarla süslenmiş ‘afrodizyak yiyecekler ve içecekler’ ikram ediliyor. Cinsel gücü artırıcı olduğuna inanılan birçok bitkinin ve baharatın karışımı ile elde edilen macunlar, özünde enerji verici… Bu ürünlerin cinsellikte kaybedilen enerjiyi tamamlama etkisi olduğu biliniyor. Macun içindeki bitki ve baharatların idrar yollarını ve idrar torbasını uyarması nedeniyle, cinsel organlar üzerinde uyarıcı etkileri oluyor.

Afrodizyaklar

Güneydoğu Asya’da kınkanatlı böceklerin, Meksika’da tahtakurularının veya Afrika’da kaplan testisinin afrodizyak olduğu düşünülerek yenilmesi; ülkemizde ise bitkilerden ve tatlılardan yararlanılması kadar ‘padişah macunları’ veya ‘mesir macunları’ gibi macunların sık tüketilmesi, insanların cinsel uyarıcı maddelere ne kadar önem verdiklerini gösteriyor. Cinsel uyarıcı bitkilerin cinsel yaşam üzerindeki etkilerine dair tarihte pek çok efsane var… Bir efsaneye göre, Yunan Aşk Tanrıçası Afrodit, her gece birlikte olduğu seçilmiş erkeklere, onların cinsel gücünü artırıcı ve uyarıcı bitkisel içecekler ve karışımlar hazırlamaktaymış, işte bu nedenle cinsel uyarıcı etkisi olan karışımlara ‘afrodizyak’ adı veriliyor. İnsan vücuduna ağız yoluyla veya sürülerek dışarıdan alınan ilaç, hormon veya birtakım maddelerin cinsel eylemler üzerinde belli uyarıcı ve haz verici etkileri olabiliyor. Bunlara afodizyaklar deniyor. Tüm hücrelerle birlikte cinsel sistemi güçlendirip canlandıran ve organik işlevleri destekleyen bu maddelerin etkileri iki şekilde oluyor. Bazı maddeler cinsel istek üzerinde etki yaparak cinsel tutkuyu ve ihtirası artırıyor. Bazı maddeler ise sadece cinsel organların fiziksel tepkilerini farklılaştırarak erkeklerde sertleşmeyi kolaylaştırıyor, kadınlarda ise ıslanmayı ve cinsel organlara giden kan akımını artırıyor. Dölyatağını güçlendirici bitkilere örnek olarak; aslanpençesi, civanperçemi, çobançantası, ökseotu, sarı kantaron, kediotu kökü, mayıs papatyası, hayıt meyvesi, aslankuyruğu, keçisakalı verilebilir.

Hedef Cinsel İsteği Artırmak

Cinsel istek insan vücudunun en önemli işlevlerinden biri… Cinsel istek, genel olarak sağlıklı olma temeli ve hormonların etkisi olmak üzere iki ana temele dayanıyor. Cinsel isteği belirleyen ya da bunu kontrol eden en önemli fonksiyonların başında ise psikolojik durum geliyor. Cinsel hayatın sağlıklı olması ve dengeli bir bütünsellikle çalışabilmesi için, bedenin ve ruhun bir bütün olarak sağlıklı ve dinç olması gerekiyor. Kafanın rahat olması, stresten arınmış olmak, herhangi bir psikolojik sorunun olmaması cinsel isteği belirleyen en önemli faktörlerin başında geliyor. Eğer kişinin yaşam biçimine karamsarlık hâkimse ve düzenli beslenmiyorsa cinsel hayatı bu durumdan olumsuz etkilenebiliyor. Bu nedenle Osmanlı sarayında gevşeme ve rahatlamanın yanında cinsel isteğin artırılması hedefleniyor. Cinsel uyarıcı maddelerin hangi koşullar içinde alındığı etki açısından önemli… Bu maddelerin çoğu beyindeki belli merkezler üzerinden etki yapıyor. Bazılarıysa doğrudan doğruya cinsel organları denetleyen sinirler üzerinde uyarıcı oluyor. Bazı keyif verici maddeler, sarhoşluk gibi genel bir durum yaratarak cinsel davranış farklılıklarına yol açabiliyor.

Cem Keçe

YAZI: CEM KEÇE

YORUM

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.