Somon bu yaza damgasını vuruyor

19 Temmuz 2016

Sağlıklı beslenme trendleri ile birlikte mutfağımıza giren ve lezzetiyle de farkını kanıtlayan somon balığı, limitleri zorluyor. Somondan neredeyse her şey yapılabiliyor. Norveç somonu, Türk mutfağının yerel lezzetleriyle buluşunca bakın ortaya neler çıkıyor?

Uzun zamandır yapmayı planladığım röportaj için 2016 Bocuse D’or Gümüş Madalya Ödüllü, ünlü Norveçli şef Gunnar Hvarnes ile Norveç Deniz Ürünleri Akademisi için İstanbul’a geldiği hafta bir araya geldik. Yaz sezonunda somon ile yapılabilecek Türk damak tadına uygun reçeteleri, Türk aşçılar ile paylaşmak için gelen ünlü şef, röportaja başlamadan önce Norveç usulü somon kebap yaptı. Gunnar Hvarnes’in kebap konusunda oldukça zengin olan Türk mutfağına yeni bir lezzet kazandırdığını düşünüyorum. Somonun baharatlar ile yorumlanmış hali diyebileceğim bu özgün reçetenin hafızamda ve damağımda derin iz bıraktığını saklamayacağım.

İlk olarak Hvarnes’e somon kebabın aklına nereden geldiğini sordum. Sağlıklı beslenme trendleriyle birlikte Türk mutfağına giren somon balığını, Türklerin en sevdiği yerel lezzetlerle birleştiren Norveçli şef, “Norveç somonunu yerel mutfaklara uygun bir lezzet olarak sunma fikri ile çıktığımız bu yolda, yaptığımız yeni tarifler beni çok heyecanlandırdı. Özellikle Norveç usulü somon kebap Türk damak tadına uygun, hazırlaması oldukça pratik, iki ülke mutfağının vazgeçilmezlerini bir araya getirdiğimiz bir tarif oldu” cevabını verdi.

Haftada en bir kez tüketilmeli
Bu yaza damga vuracağını düşündüğüm Gunnar Hvarnes’in ‘Doğu Batıyla Buluşuyor: Yaz Somon Tarifleri’ adını verdiği reçetelerinden ‘somon carpaccio’ ve ‘nohut yatağında fırınlanmış somon’un özellikle sağlığına ve kilosuna dikkat eden okuyucularım için sağlıklı olduğu kadar lezzetli alternatifler de olacağını düşünüyorum.

Söz sağlığa gelmişken, yağlı bir balık olan somonun sahip olduğu yüksek orandaki omega-3 yağlı asitlerinin sağlık üzerinde kanıtlanmış olumlu etkilerine dikkat çekmek istiyorum. Hvarnes ile sohbetimize katılan Norveç Deniz Ürünleri Konseyi Orta ve Doğu Avrupa Bölge Müdürü Maria Kivijarvi Heggen de bu noktaya dikkat çekerek haftada en az bir kez somon tüketmenin sağlığımız açısından çok önemli olduğunu belirtti.

somon2

Balık seçerken biraz Türklere benzediğini de söyleyen Maria Kivijarvi Heggen; “Tıpkı Türkler gibi balık tezgâhını ziyaret ederim ve taze ne var ona bakarım. Somon en çok satın aldığım balık diyebilirim. Pek çok kullanım ve pişirme şekli olan somonla birçok farklı lezzet yapabiliyorum. Suşi, ızgara ve fırında somon en çok tercih ettiklerim. Beyin, cilt, saçlar ve kalp için de çok faydalı olduğunu biliyorum ve Norveç somonunun güvenli olmasından dolayı ilk tercihimi ondan yana kullanıyorum” diyerek görüşlerini belirtti.

Somon nasıl pişirilmeli?
Bu noktada söze giren ünlü şef, somonu özellikle yazın yapmak isteyenlere tavsiyelerini sıraladı: “Somonu yazın orta ateşte ve ortasını biraz daha az pişirmelisiniz. Bu yöntem somonun çok daha lezzetli olmasını sağlayacaktır. Bu şekilde pişirdiğinizde, kurumasını önlersiniz ve bu da somonu muhteşem bir lezzet haline dönüştürebilir. Somon için ideal pişirme derecesi Norveç’te 45 derece. Türk damak tadına göre bunun 47-48 derecede daha uygun olacağını söyleyebiliriz. Balık çeşitlerinin tümünü düşündüğümüzde 45-55 derece arasının tüm çeşitler için ideal olacağını söyleyebilirim.”

Et pişirmek ile balık pişirmek arasında bir fark olup olmadığını sorduğumda, “Aslında insanların düşündüğünden daha çok benziyor. Balığı da et gibi önce kızartıyor, sonra dinlendiriyor ve ardından da pişiriyorsunuz. Birbirine benzeyen süreçlerden bahsediyoruz” cevabını veren ünlü şef, “Balık ete göre daha az sürede pişiriliyor. Metotları aynı olsa da balık daha hızlı kızarır, daha hızlı dinlenir ve daha hızlı pişer” diye eklemeyi de ihmal etmedi.

Somonla her şeyi deneyebilirsiniz
Pişirmeyi bir kenara bırakıp sohbetin rotasını reçeteler arasında yer alan somon carpaccio’ya çevirdim. Merak ettiğim ve aklıma takılan en önemli sorulardan biri de evde bu reçeteyi uygularken nelere dikkat edilmesi gerektiğiydi. Hvarnes bu sorumu şöyle cevapladı: “Kesmeye özellikle dikkat etmek lazım. Çok keskin bıçakla ve doğru açıyla kesmeye dikkat edin. Ama çok ince olmasına gerek yok, biraz daha kalın ve dişe gelen şekilde kesebilirsiniz. Bu şekilde somonun lezzetini daha iyi alırsınız. İnce ince kesin, kaliteli bir zeytinyağı, rende limon kabuğu ile limon suyu ve tuz koyduktan sonra karıştırın ve afiyetle yiyin.”

somon3

Şef, somon ile hazırlanabilecek reçeteler konusunda ise şunları söyledi: “Somonun limiti yok, her şeyi deneyebilirsiniz. Bence bu limitleri zorlamak da farklı lezzetlerin yakalanmasına imkân veriyor. Sağlık için haftada bir somon tüketmek çok önemli.”

Bu keyifli sohbetin ve denediğim somonlu lezzetlerin sonrasında, Hvarnes’in yaza özel hazırladığı reçetelerin sağlıklı olduğu kadar lezzetli de olduğunu ve somon kebabın denenmesi gerektiğini özellikle belirtmek istiyorum.

Yazı: Reha Tartrtıcı
Fotoğraflar: Altan Aykan

YORUM

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.